1950’li yıllar. İzmit körfezi çevresindeki: Gölcük, Kavaklı, Değirmendere, Halıdere, Ulaşlı, Ereğli ve Karamürsel yörelerinde, Lise yok. Buraların öğrencileri: Lise eğitimi için, İzmit il merkezine gidiyorlar ve en kolay ulaşım vasıtası olarak vapur kullanılımaktadır. Çünkü: İzmit körfezi, her ne kadar İstanbul boğazına benzese de, dar bir körfezdir. Yani: iki kıyısı birbirine yakındır. Zamanla: İzmit merkezdeki […]
1942 yılı. II.Dünya savaşı, dünyanın gündeminde en ön sırada yerini almıştır. Ancak: böyle büyük çaplı bir savaş çıkmadan önce, ülkelerin çoğu, taraf seçmişler ve buna göre hazırlıklar tüm hızıyla yapılmaktadır. Bu arada: her ne kadar I.Dünya savaşından yenik çıksa da, ardından yaşanan kurtuluş mücadelesinde, büyük kahramanlık gösteren, Türk ulusu ve ordusu: herhangi bir taraf […]
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk: 15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında: “Büyük Nutuk”unu okurken; sonuç bölümünü, anlattıklarının bir özeti olarak “Gençliğe Hitabe” şeklinde bitirmiştir. Bu büyük eser: 1927 yılının ilk aylarında yapılan çalışmalarda, bizzat Atatürk tarafından kaleme alınmıştır. Bu metinde: şöyle demektedir. “Saygıdeğer Efendiler. Uzun ve teferruatlı nutkum, sonuçta geçmişe karışmış bir devrin hikayesidir. Ancak, bundan: […]
Bir süre önce, tıp biliminde adından sıkça söz edilen ve tıp hayatına başlayan tabipler tarafından adına yemin edilen, Hipokrattan söz etmiştim. Şimdi de, ülkemiz kültüründe yine sıkca bilinen “Lokman Hekim” den söz etmek istiyorum. Lokman hekim hakkında anlatılanlar, elbette tam olarak bilinen ve doğruluğu kanıtlanmış gerçeklerden oluşmuyor. Bu anlatılanların, büyük kısmının kanıtlanmış gerçek olmadığını ve […]
Geçenlerde Amerikaya gittim ve iki ay kaldım. Amerikanın en büyük özelliği: orada yaşayan insanların, “taksit” kelimesini tanımıyor olmaları. Yani, bir Amerikalı, taksit nedir bilmez, herhangi bir alışveriş yaptığında, karşılığına ya nakit ya da kredi kartı ile tek çekim olarak öder. Çok ilgimi çekmişti, taksit nedir bilmiyorlar. Ülkede, ekonomik sıkıntılar başlayınca, yani insanların ekonomik şartları gerilemeye […]
Yemin, yemin, yemin. Ülkemiz, son günlerde bir yemin krizi yaşamaktadır. Ben yemin denince, hepimizin gerektiğinde büyük zorluklar altında canımızı emanet ettiğimiz tıp mensuplarının yeminlerini incelemek istedim, Hani, tıp mezunları, mezuniyetlerinde “Hipokrat Yemini” ediyorlar ya, kimdir bu Hipokrat, niye Hipokrat üzerine yemin edilir? Buyrun size Hipokrat yemini hakkında bir yazı. HİPOKRAT KİMDİR? Hipokrat: MÖ.460 yılında, Ege […]
Bir gün televizyonda bir haber izledim: “Kahramanmaraşta bulunan mozaikler, dünya literatürüne girmeye hazırlanıyor” .İlginç, son yıllarda, Anadolu topraklarının altında, birçok yerde, çok muhteşem güzellikler ortaya koyan mozaikler ortaya çıkarılıyor. Hatta: yakın geçmişte, Gaziantep-Nizip yakınlarındaki “Zeugma” antik kentinde bulunan mozaikler ve hatta daha gerilere gidelim, Antakya yöresinde bulunan ve halen “Antakya Müzesi”nde sergilenen mozaikler. Bütün bunlar: […]
Cemre: aslında, günlük yaşamımızda belki sık sık karşılaştığımız bir kelime. Yaşı biraz ileri olanlar; bu kelimeye nispeten aşina, ancak özellikle genç nesil, bu kelime hakkında bilgi sahibi değil. Kelime: daha çok bir meteoroloji olayına ait, ancak: elbette modern meteoroloji bilimiyle bir ilgisi yok. Daha çok, yaşı ileri insanlar tarafından bilinen ve kullanılan bir kelime. Bu […]
Pandoranın kutusu denilince: sanırım hemen akla gelen şu “açtırma kutuyu, söyletme kötüyü”. Yani: bir kutu var ve içinde ne olduğu bilinmeyen bu kutu, merak sonucu açıldığında, tüm kötülüklerin ortaya çıkacağı düşünülüyor. Evet, bu küçük yorum yapıldıktan sonra: “Pandoranın kutusu” deyiminin, nereden kaynaklandığı hakkında, sizlere, aslı Yunan efsanelerine dayanan bir hikaye anlatmak istiyorum. Önce hikaye, yorumlar […]
Geçenlerde bir gazetede, bir yazı okudum. Bir şahıs hakkında, küllerinden yeniden doğmak için büyük bir uğraş veriyor gibisinden sözler ediliyordu. Küllerinden yeniden doğmak. Yani: yanmış-yokolmuş, külleri kalmış bir canlı, yeniden nasıl doğabilir, yeniden nasıl varolabilir. Her ne kadar mecazi anlamda düşünülse de, sanırım ilk anda, insanın aklına gelen “tüm unutları bitmiş, yok olmuş bir insanın […]
Yıl: 1933. Genç Cumhuriyetin güçlü fertleri, cumhuriyetin 10’ncu yılını kutlamanın telaşı içindedirler. Her yönüyle, muhteşem bir kutlama düşünülmektedir. Çünkü: Cumhuriyet, elde edilmesinde, büyük emekler harcanan ve binlerce insanın kan döktüğü bir çabanın, mutlu sonucudur. Bu nedenle: on yıllık bir süreçte, büyük bir savaşın yıkıntılarını gideren, ülkede yeniden refah ve kalkınmayı sağlayan ve özellikle yurt dışındaki […]
Son yıllarda, Yunanistan’dan ülkemize sıkça gelen Yunanlılar: ataları olarak kabul ettikleri bir kısım Rum’un daha önce yerleşerek yaşamlarını sürdürdükleri yerlerde geziniyorlar ve eminim ki, içten içe, buraları kendilerine hak görüyorlardır. Hatta: bu yerleşim yerlerindeki metruk dini yapıları gezdiklerinde ise, bu dini yapılarda yurdum insanının yaptığı bölgesel tahribatı görüp; mutlaka yine içten içe kin duygularının egemen […]